Cezayir Ekonomisinde Türk Şirketlerinin Yeri: Bir Kazan-Kazan Ortaklığı
Türkiye ve Cezayir, tarihsel ve kültürel bağları güçlü olan iki Akdeniz ülkesidir. Ancak son yıllarda bu ilişkiler, ticaret ve yatırım alanında atılan dev adımlarla yeni bir boyut kazanmıştır. Cezayir, zengin doğal kaynakları ve büyüyen ekonomisiyle Türk şirketleri için Afrika’nın en cazip pazarlarından biri haline gelmiştir. Peki, Türk firmaları Cezayir ekonomisinin neresinde duruyor ve bu iş birliğinin geleceği ne yönde?
1. Yatırımın Öncüsü: Türk Girişimciler
Türk firmaları, Cezayir’de yalnızca ticari ortak değil, aynı zamanda önemli bir yatırımcı olarak da öne çıkmaktadır. Cezayir’deki doğrudan Türk yatırımlarının toplam değeri $3 milyar Doları aşmış durumdadır. Bu yatırım hacmi, Türkiye’yi Cezayir’deki en büyük yabancı yatırımcılardan biri yapmaktadır.
Türk şirketleri, Cezayir’de özellikle ülkenin kalkınma hedefleriyle paralel sektörlere odaklanmaktadır:
- Demir-Çelik ve Tekstil: En büyük yatırım alanlarından olup, Cezayir’in ithalat bağımlılığını azaltmasına ve yerel istihdamı artırmasına doğrudan katkıda bulunmaktadır.
- Kimyevi Maddeler ve Gıda: Üretim tesisleriyle yerel pazarın ihtiyaçlarını karşılamakta ve ihracat potansiyeli yaratmaktadır.
- İnşaat ve Müteahhitlik: Bu sektör, Türk firmalarının Cezayir’deki varlığının lokomotifidir.
2. Kalkınmanın Anahtarı: İnşaat ve Müteahhitlik Sektörü
Türk müteahhitlik firmaları, Cezayir’in altyapı ve konut ihtiyacının karşılanmasında kritik bir rol üstlenmiştir. Türk müteşebbisler tarafından Cezayir’de yürütülen projelerin toplam değeri $20 milyar Dolar civarındadır.
Bu Projelerin Önemi:
- Konut Üretimi: Kuzu Grup ve diğer büyük Türk inşaat şirketleri, on binlerce konutluk uydu kent projelerine imza atarak, Cezayir’in konut açığını kapatmasına büyük destek sağlamıştır.
- Altyapı: Yol, liman ve sanayi tesisleri gibi altyapı projeleri, Cezayir’in ekonomik büyümesini desteklemektedir.
- İstihdam: Türk şirketleri, Cezayir’de binlerce kişiye doğrudan ve dolaylı istihdam sağlamaktadır.
3. Ticarette Güçlü Rüzgâr: Dış Ticaret Dengesi
Ekonomik ilişkilerin diğer önemli ayağını dış ticaret oluşturmaktadır. Türkiye, Cezayir’e makine, otomotiv, plastik ve hububat gibi ürünler ihraç ederken, Cezayir’den ağırlıklı olarak doğal gaz ve mineral yakıtlar ithal etmektedir.
İki ülke arasındaki ticaret hacmi $4 milyar Doların üzerindedir (2024 verilerine göre). Bu hacim, potansiyelin altında görülse de, Türkiye-Cezayir İş Konseyleri gibi yapılar aracılığıyla bu rakamın kısa sürede $10 milyar Dolar seviyesine çıkarılması hedeflenmektedir.
Türk firmaları, ihracat-ithalatın yanı sıra otomobil, gıda ve temizlik malzemeleri gibi alanlarda da Cezayir pazarında aktif rol oynamaktadır.
4. Karşılıklı Kazanım ve Gelecek Perspektifi
Türk şirketlerinin Cezayir ekonomisindeki yeri, sadece rakamlarla sınırlı değildir. Bu varlık, temelde bir “Kazan-Kazan” (Win-Win) ortaklığına dayanmaktadır:
- Cezayir Kazanımı: Türk yatırımları, Cezayir’e teknoloji, yüksek kaliteli inşaat standartları ve yerel üretim kapasitesini artırma fırsatı sunar.
- Türkiye Kazanımı: Cezayir, Türk firmalarına Afrika ve Sahel bölgesi pazarlarına açılan bir kapı görevi görürken, aynı zamanda güvenilir bir enerji tedarikçisi olma özelliğini korur.
İki ülke arasındaki üst düzey diplomatik ilişkiler, iş dünyasının önünü açacak vize kolaylıkları, bankacılık iş birliği ve koruyucu yatırım anlaşmalarıyla bu güçlü ortaklık, gelecekte de büyümeye devam edecektir.
Sonuç:
Cezayir’deki 1400’ü aşkın Türk firması, ülkenin ekonomik gücüne güç katmakta, istihdam yaratmakta ve Türkiye’nin Afrika’daki en önemli ticaret ortaklarından biri olmasını sağlamaktadır. Türk şirketleri, güçlü teknik kapasiteleri ve dinamik yapılarıyla Cezayir’in sanayileşme ve kalkınma vizyonunun vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir. Bu stratejik ortaklık, her iki ülkenin de küresel pazardaki konumunu güçlendirecek bir potansiyel taşımaktadır.
